Son zamanlarda, nette gezinirken akıllı kameralar (smartcam) ile PC tabanlı görüntü işleme sistemlerinin karşılaştırmasına eskisinden daha sık tanık oluyorum. (mesela http://www.haberortak.com/Haber/Robotik/29032010/Akilli-kameralar-mi-bilgisayar-tabanli-kamera-sistemleri-mi.php ) Her iki sistemin de avantaj-dezavantaj tabloları ile karşılaştırılmaları şeklinde devam eden yazı, genelde beraberlik durumu ile bitiriliyor. Buna rağmen son bir anafikir olarak, akıllı kameraların zamanla çok hızlandığı, PC tabanlı sistemleri aratmayacak kadar güçlendiği gibi özelliklerine göz kırpılarak tamamlanıyor.
Bu yeni (ve de zevkli) tartışmaya ben de kendi fikirlerimle katılmak istiyorum. Aslında akıllı kameralar ile PC tabanlı sistemleri karşılaştırmak, büyük bir haksızlık olmakla birlikte, yine de ilk aklıma gelenleri sıralayayım….
Tez : Akıllı kamera hiç bir zaman PC tabanlı bir sisteme alternatif ya da rakip olamaz, olsa olsa basite indirgenmiş bir alt kümesi olur.
Savunma :
- Akıllı kameralar ve işlemci güçleri ne kadar hızlanırsa hızlansın hiç bir zaman en sıradan bir PC nin hızının yanına bile yaklaşamaz.
- Akıllı kameralar genişlemeye izin vermez ya da çok sınırlı izin verir. Oysa en sıradan bir PC bile 5-6 adet USB, Ethernet, Wireless, Seri Port, Paralel Port gibi birçok standart yuva ile gelir. Bir PC ye 4 adet kamera tanıtılması iş bile sayılmazken, akıllı kameralarda bu işlem xxxxxx-Pro, yyyyyy-Advance zzzzzz-saturn…. gibi modellerle sunulmaktadır. (Ve çoğu zaman o modeller yine bir PC kullanmaktadır)
- Akıllı kameralar genelde tek bir lens ya da kamera çözünürlüğü kullanır. PC sistemleri için böyle bir sınır yoktur. İstediğin lensi, kamerayı, çözünürlüğü tanıtabilirsin. Muhtemelen yazılım hangi lensi kamerayı kullandığını bilmeyecektir bile 😉
- Akıllı kameralar ile geliştirme yapmak çok kolay işler için kolaydır, zor işler için imkansıza varabilecek kadar zor olabilir. PC için programcının kabiliyetine kalır herşey. Tonla geliştirme ortamı ve dili (ve haliyle bu ürünleri geliştiren binlerce mühendis) PC programcılarının emrine amade ürünler sunmaktadırlar. Bugün en büyük olduğunu iddia eden akıllı kamera firması bile, size sınırlı bir arayüz verecektir. Bu arayüzü Visual Studio, Delphi vb. geliştirme ortamı ile kıyaslamak en basit ifadeyle haksızlık olur.
- Akıllı kameralar için çıkış birimleri (ekran, yazıcı) tanıtmak için ya standart ürünler kullanılır, ya da zahmetli olur. (PC tarafına girmeyelim artık :))
- Akıllı kameralar için giriş birimleri (klavye, barkod okuyucu …) tanıtmak ???? (yine bir üst maddeye gidiniz…)
- Akıllı kameralar ile Excel, veritabanı, istatistik vb. işlemler yapamazsınız. Bu gibi ihtiyaçlar için yine PC kullanmak zorunluluğu vardır.
- Akıllı kameralar için geliştirilen yazılımlar, sadece o donanım için, o donanım üreticisi tarafından geliştirilmiştir ve ilkeldir. PC tarafında ise, donanımdan bağımsız evrensel geliştiriciler tarafından geliştirilmiş kapsamlı yazılımlardır.
- Akıllı kameraların depolama kapasiteleri sınırlıdır. PC sistemleri için RAM, Sabit disk, harici disk vb. aklınıza ne geliyorsa kullanırsınız.
- Akıllı kameralar tek bir anda tek bir işlemi yapabilir. PC tarafında çoklu işlemciden tutunda, paralel processinge, multi thread uygulamalara, ufkunuz ne kadar açıksa onu yaparsınız…
Antitez 1 (Akıllı tarafına yontan):
Eğer işiniz iyi tanımlanmış ve yeterince basit ise, PC sistemine girmemekte haklı olabilirsiniz. Diyelim ki, bir süt üreticisi dolum yaptığı her şişenin boş mu dolu mu olduğunu kontrol edecek. Bu iş için PC sistemi komplex gelebilir. Herhangi bir akıllı kamera ile bu işlemi yaparım, yok giriş çıkışıymış, yok hızıymış, exceli raporu vb. hiiiiiç te işim olmaz diyorsanız, akıllı kamera tam size göre.
Antitez 2 (PC tarafına yontan):
Efendim, bu gün aracınızdaki navigasyon sisteminden tutun da, elinizdeki cep telefonuna kadar, artık hemen her yerde PC bazlı sistemler görüyoruz. Eskisi gibi incinebilir kırılgan (vulnerable) bir yapı da söz konusu değil. Maliyet desen, donanım iyice ucuzladı, birkaç 100 USD mertebesine indi. Birçok firma, netbook, box pc, multimedia pc gibi ürünler çıkartıyor. Dolayısıyla güle güle akıllı kamera. ( E bu da doğru tabii)
Antitez 3 (Akıllı kamera tarafına yontar gibi görünüp PC tarafına yontan):
Benim fabrikamda öyle bilgi işlemci, PC ci falan yok. Cebinde kontrol kalemi – tornavida ile gezen bakım elemanlarım var. Onlar da böyle dertsiz tasasız ayarsız kurulumsuz tıpkı sensör mantığı gibi çalışacak aletlerden anlar. Dolayısıyla bana akıllı kamera uyar. (Hmmm… işte en ilginç durum. Bu tür firmalar genelde gider en ucuzundan bir akıllı kamera alır, zaten para vermediği için iyi bir destek te alamaz, sonuçta şuna benzer bir fikir sahibi olur : “Bu kameralı kontrol yaş iş. Koy bir eleman, gözüyle kontrol etsin. Biz çoooook denedik, yapamadılar. Hiç bulaşmayın.”)
Antitez 4 (PC tarafına yontan):
“Ben sadece kontrol etmek değil, birçok farklı ürüne uyarlayabilme, raporlar ve istatistikler alabilme, tüm sonuçları saklayıp icabında müşterime sunabilme, ayarları herkesin değiştiremeyeceği yetki seviyeleri tanımlayabilme gibi tonla özellik arıyorum. Ben bu çağda bu tür argümanlarla rekabet ediyorum ve 1 kuruşun peşine düşüyorum” gibi düşünüyorsanız akıllı kamera, akla bile getirilmemelidir.
(Not : bu arada zorladım kendimi ama akıllı kamera lehine yorulabilecek başka da bir antitez üretemedim. Yazıyı okuyup ekleme yapmak isteyen olursa, seve seve koyarım buraya)
Son olarak benim tezim şu :
Ben PC kullanıyorum ve akıllı kamera ile yapılamayacak sonsuz uygulama örneği sunabilirim. Dolayısıyla akıllı kamera sistemlerinin en gelişmişine bile tepeden bakma hakkım var. Eğer herhangi bir akıllı kamera firması, herhangi bir t anında bunun aksini ispat etmeye hazır olursa, o zaman tezimden seve seve vazgeçebilirim 😉
Diğer yandan; eğer PC tabanlı görüntü işleme sistemleri, akıllı kamera sistemlerine göre bu kadar bariz avantajlara sahipse, neden ülkemizde pek çok akıllı kamera satıcısı (entegratörü) varken, PC tabanlı çözüm sunan bu kadar az firma var? Cevap, akıllı kamera sistemi kurmak / ya da satmak daha kolay bir serüvendir. Herhangi bir ürünün distribütörü olursunuz, belirli bir reklam/satış/pazarlama çalışmasından sonra ürününüz piyasada iyi/kötü yer edinebilir. Benzer çalışmayı PC tabanlı sistemlerle yapabilmek için, firmanız herşeyden önce bir yazılımevi olmalıdır. Yetişmiş nitelikli insan gücüne ihtiyaç duyacaksınız ya da çoğu zaman bu elemanları uzun süreli emek vererek kendiniz yetiştirmek zorunda kalacaksınız. Yapacağınız yazılımın, görüntü işleme gibi zor bir alanda olması bir yana aynı anda optik, elektronik gibi konulara da hakim olmak zorunda kalacaksınız. Tüm bunlar olurken, piyasa koşullarında rekabet edebilecek, iyice küçülen dünyada sadece yerel değil uluslararası rakipler ile boy ölçüşebilecek kaliteyi yakalamak zorunda kalacaksınız. Ve diğer sayısız başlık….
Sanırım, Mavis olarak bizim de en sevdiğimiz nokta tam da burası. Biz, %100 kendi sermayesi ve sadece görüntü işleme yazılımı ve ürünleri ile ayakta duran, geldiği yer itibariyle tüm dünya çapında rekabet edebilen tek Türk firmasıyız. Bunun gururu az bir şey midir 😉
Geri izleme: Endüstriyel Görüntü İşlemede Yol Haritası | Mavis Kameralı Kontrol Projeleri
Yazılarınız akıllıca ve kıskançlık içermeyen ifadeler içeriyor.Yerli firmalarımızda görülmeyen yardımseverlik belirtileri seziyorum.Bu sebeplerle sizleri kutluyorum.Bir ihtimal bu konularla ilgili sorunum olursa sizleri tercih ederim.
Yazınızı büyük bir zevk ve heyecan ile okudum. Akıllı kameralar ve gömülü sistemler hakkında çok az bilgim olmasına rağmen, o kadar açık, anlaşılır bir dil ile yazmışsınız ki hiçbir fikri olmayanlar bile kolaylıkla anlayabilecektir. Sizden öğrendiğim bilgileri geliştirerek, yıllardır bitiremediğim doktora tezime birkaç cümle daha ilave etmeme olanak sağladığınız için teşekkür ederim. Tabi akademik dil kullanmadığınız için cümlelerinizden direkt alıntı yapamayacağım sanırım 🙂